Merkez Bankası’nın Net Rezervleri Artıya Geçti.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) swap hariç net rezervleri, 29 Mart 2024’ten itibaren gösterdiği 66,5 milyar dolarlık iyileşme ile 31 Mayıs Cuma günü artıya geçerek 1,5 milyar dolara ulaştı. Bu önemli artış, ekonomi yönetiminin son dönemde para ve maliye politikaları kapsamında attığı adımların bir sonucu olarak ortaya çıktı.
Ekonomi Yönetiminin Enflasyonla Mücadele Programı
Geçen yıl gerçekleştirilen Cumhurbaşkanı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi’nin ardından iş başına gelen ekonomi yönetimi, enflasyonla mücadele kapsamında başlattığı programın pozitif yansımalarını göstermeye başladı. Merkez Bankası rezervlerinden kredi risk primine, uluslararası yatırımcıların tahvil talebinden Türkiye’nin kredi notuna kadar birçok alanda önemli iyileşmeler gözleniyor.
TL Varlıklara Yönelim ve Pozitif İvme
Fiyat istikrarının sağlanması için belirlenen yol haritası doğrultusunda atılan adımlar, TL varlıklara yönelimi pozitif yönde ivmelendirdi. Gelecek dönemde bu ilginin daha da artması bekleniyor. Enflasyonla mücadele kapsamında yaklaşık son 1 yılda 4.150 baz puanlık faiz artırımıyla birlikte TCMB’nin etkili iletişim dili ve sadeleştirme adımları, TL varlıklara talebi destekledi.
Dezenflasyonist Sürecin Güçlenmesi
Merkez Bankasının fiyat istikrarı konusundaki kararlılığını yansıtan adımlar, dezenflasyonist sürecin başlayacağına ilişkin beklentilerin güçlenmesini sağladı. TL’ye artan ilgi, TCMB uluslararası rezervlerine de “güçlü şekilde” yansımaya devam ediyor. Yabancı kurumların son dönemde yayınladıkları raporlarda da TL varlıklara yönelik artan ilgi öne çıkıyor.
TCMB’nin Net Rezervlerindeki Güçlü Artış
TCMB’nin swap hariç net rezervleri, 29 Mart 2024’te eksi 65 milyar dolar seviyesindeyken, 31 Mayıs ile biten haftada 1,5 milyar dolara çıktı. Bu durum, 2 ayda swap hariç net rezervlerde 66,5 milyar dolarlık “çok güçlü bir iyileşme” olduğuna işaret ediyor. Aynı dönemde brüt rezervler 123,1 milyar dolardan 143,6 milyar dolara yükseldi.
CDS Farkı Azaldı, Kredi Notları Yükseldi
Türkiye ile gelişmekte olan ülkelerin CDS ortalaması arasındaki fark yaklaşık 98 baz puana geriledi. Ekonomi yönetiminin enflasyonla mücadele kapsamında attığı adımlar, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye’nin kredi notunu artırmalarını sağladı. Fitch Ratings ve Standard&Poor’s (S&P), Türkiye’nin kredi notunu “B”den “B+”ya yükseltirken, Moody’s’in de benzer bir artış yapması bekleniyor.
Kredi Risk Priminde İyileşme
Son 1 yıllık dönemde Türkiye’nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS), yaklaşık 450 baz puan gerileyerek 261 baz puanla son 4 yılın en düşük seviyesine indi. Bu durum, TL varlıklara olan ilgiyi önemli oranda destekledi. Yurt dışında yerleşik kişilerin 24 Mayıs haftasında Devlet İç Borçlanma Senedi (DİBS) stoku 9 milyar 857,8 milyon dolarla Mayıs 2017’den bu yana en yüksek seviyeye çıktı.
Enflasyon Beklentileri ve Cari Açıkta İyileşme
Ekonomi yönetiminin attığı adımlar, ekonomide pek çok göstergede olumlu gelişmeler yaşanmasını sağladı. 12 ay sonrası enflasyon beklentisi mayısta yüzde 33,2’ye inerken, gelecek yıl sonu enflasyon öngörüsü de yüzde 25,61’e geriledi. Mart ayı verilerine göre, yıllıklandırılmış cari açık 31,2 milyar dolara geriledi. Yıllıklandırılmış cari açıkta Mayıs 2023’ten bu yana gerçekleşen iyileşme yaklaşık 26 milyar dolar oldu.
TÜFE Verileri ve Bakan Şimşek’in Açıklamaları
Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) mayısta aylık yüzde 3,37, yıllık yüzde 75,45 arttı. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, mayıs ayı enflasyon verilerine ilişkin sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımda, enflasyonda “en kötüsünün” geride kaldığını belirterek, “Enflasyonda kalıcı düşüş haziranda başlayacak. Yıllık enflasyon yüksek ihtimalle üçüncü çeyrek sonunda yüzde 50’nin altına gerileyecek.” ifadelerini kullandı.
