Türkiye’nin Lisanslı Elektrik Üretimi Mart Ayında Azaldı
Türkiye’nin lisanslı elektrik üretimi, Mart ayında geçen yılın aynı dönemine göre %8.4’lük bir düşüş yaşayarak 25 milyon 321 bin 499 megavatsaate geriledi. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun Elektrik Piyasası Sektör Raporu’na göre, Mart ayında lisanslı elektrik üretiminin %22.6’sı ithal kömür santralleri, %21.2’si doğal gaz santralleri, %21.2’si hidroelektrik santralleri, %12.9’u linyit santralleri ve %12.1’i rüzgar santralleri tarafından gerçekleştirildi. Diğer enerji kaynakları ise jeotermal, biyokütle, taş kömürü, güneş, asfaltit ve fuel-oil olarak sıralandı.
Tüketim Miktarı Düştü, Sektör Dağılımında Değişiklik Yaşandı
Mart ayında faturalanan elektrik tüketim miktarı, önceki yılın aynı dönemine kıyasla yaklaşık %6.3’lük bir azalışla 20 milyon 196 bin 575 megavatsaate geriledi. Tüketimin dağılımına bakıldığında, %45.1’i sanayi sektörü, %26’sı meskenler, %25’i kamu ve özel hizmetler sektörü ve diğer aboneler tarafından gerçekleştirildi. Aydınlatma payı %2.3, tarımsal faaliyetlerin payı ise %1.5 olarak kaydedildi.
Tüketici Sayısı ve Kurulu Güç Artış Gösterdi
Elektrik tüketici sayısı Mart ayında, bir önceki yılın aynı dönemine göre %2.8’lik bir artışla 48 milyon 909 bin 873’e ulaştı. Bu dönemde, mesken tüketicilerinin sayısında yaklaşık %4.2, tarımsal faaliyet tüketicilerinin sayısında %3.7’lik bir artış gözlendi. Aydınlatma tüketicilerinin sayısı %20.4 oranında artarken, sanayi tüketicilerinin sayısı %24’lük bir artış kaydetti. Kamu ve özel hizmetler sektörü ile diğer tüketicilerin sayısında ise %3’lük bir düşüş yaşandı.
Türkiye’nin lisanslı elektrik kurulu gücü ise yaklaşık %3’lük bir artışla 95 bin 307 megavata ulaştı. Kurulu gücün dağılımında ise %26.5’i doğal gaz çevrim santralleri, %24.4’ü barajlı hidroelektrik santralleri, %11.9’u rüzgar santralleri ve %10.9’u ithal kömür santralleri tarafından sağlandı. Geri kalan kısım ise diğer enerji kaynaklarından elektrik üreten tesislerden oluştu.
Bu veriler, Türkiye’nin elektrik sektöründe yaşanan değişimleri ve enerji kaynaklarına olan bağımlılığını göstermektedir. Özellikle yenilenebilir enerji kaynaklarının payının artması ve enerji verimliliğine odaklanılması, sürdürülebilir ve çevre dostu bir enerji sektörünün oluşması adına önemli adımlar olarak değerlendirilmektedir.
