Türkiye genelinde son yıllarda hızla artan kira fiyatları, ev sahipleri ve kiracılar arasında gerilimi tırmandırıyor. Özellikle %25 zam kısıtlamasının kaldırılmasıyla birlikte, kiralarda fahiş artışlar yaşanması kiracıların tepkisini çekerken, ev sahipleri ise artan maliyetleri gerekçe göstererek kira bedellerini yükseltmek istiyor. Bu durum, büyük şehirler başta olmak üzere ülke genelinde kiracı-ev sahibi tartışmalarının daha da alevlenmesine neden oldu.
Kira Artışları Krizi Büyüyor
Son yıllarda yaşanan enflasyon artışı ve ekonomik dalgalanmalar, kira bedellerinin de hızla yükselmesine sebep oldu. Özellikle büyükşehirlerdeki kira fiyatları, birçok ailenin bütçesini zorlayacak seviyelere ulaştı. %25 zam kısıtının kalkmasının ardından ev sahiplerinin istediği yüksek oranlı kira artışları, kiracıların geçim sıkıntısını daha da artırdı.
Ev Sahipleri ve Kiracılar Arasında Anlaşmazlıklar Artıyor
Kira artış oranları konusunda ev sahipleri ve kiracılar arasında yaşanan anlaşmazlıklar, mahkemelere taşınmaya başladı. Kiracılar, mevcut kira bedellerinin ekonomik şartlarla uyumsuz olduğunu savunurken, ev sahipleri ise artan bakım, onarım ve aidat maliyetleri karşısında kira bedellerini yükseltme gereği duyduklarını belirtiyor.
Bazı kiracılar, kira bedellerini karşılayamama korkusuyla evlerinden çıkmak zorunda kalırken, birçok ev sahibi de kiralarını düşük bulan kiracılarını tahliye etmeye çalışıyor. Uzmanlar, kira artışları ve tahliye davalarının önümüzdeki dönemde daha da artabileceğini öngörüyor.
Uzmanlar: “Konut Krizi Derinleşiyor”
Uzmanlar, konut kiralarındaki fahiş artışların toplumda ciddi sosyal problemlere yol açabileceği konusunda uyarıyor. Kira krizinin çözümü için hükümetin daha kapsayıcı düzenlemeler yapması gerektiğini belirten ekonomistler, arz talep dengesizliğinin giderilmesi ve konut üretiminin artırılması gerektiğini vurguluyor.
Hukukçular ise mevcut kira artış oranlarının kiracılar için büyük bir yük oluşturduğunu, fakat ev sahiplerinin de enflasyon karşısında kira gelirlerinin değer kaybettiğini dile getiriyor. Bu nedenle her iki tarafın da haklarını koruyacak adil düzenlemelerin yapılması gerektiği ifade ediliyor.