Konut kredisi faizlerinin düşmesi durumunda, 2025 yılında konut satışlarının artış gösterebileceği ve konutun yeniden yatırım aracı olarak öne çıkabileceği değerlendiriliyor. Konutder Başkanı Ramadan Kumova’nın açıklamalarına göre, sektörün canlanması için özellikle faiz oranlarında düzenlemelerin kritik öneme sahip olduğu vurgulanıyor.
2024 Yılı Değerlendirmesi ve 2025 Beklentileri
Konutder Başkanı Ramadan Kumova, TÜİK’in Kasım 2024 Konut Satış İstatistikleri ışığında 2024 yılının değerlendirmesini yaptı. Kumova, düşük ve orta gelir grubuna hitap eden konutlarda hareketlilik olduğunu belirtti. Faiz oranlarındaki olası düşüşlerin, 2025’in ikinci çeyreğinden itibaren daha geniş bir etkisi olacağı öngörülüyor.
2024 yılında toplam konut satışlarının 1.4 milyonu aşması bekleniyor. Ancak, konut fiyatlarının nominal olarak artmasına rağmen reel olarak düşüş gösterdiği ifade edildi. TCMB Kasım 2024 Konut Fiyat Endeksi’ne göre, yıllık nominal artış yüzde 29,4 olsa da enflasyon karşısında reel değer yüzde 12 oranında geriledi.
Konut Üretiminde Arz Sıkıntısı Derinleşiyor
Türkiye’nin yıllık 700 bin yeni konuta ihtiyacı olduğu belirtilirken, 2023’te 504 bin ve 2024 sonunda yaklaşık 482 bin yeni konut üretildi. 1. El konut arzındaki yetersizlik, 2. El stoklarla dengelenmeye çalışılsa da, bu stokların giderek azalması konut arz sıkıntısını daha belirgin hale getirdi. Bu durumun çözümü için faiz oranlarının düşürülmesi ve konut üretimini destekleyen politikaların uygulanması gerektiği ifade ediliyor.
Faiz Düştüğünde Konut Yatırımda Öne Çıkabilir
Konutder’in sektör anketine göre, üyelerin yüzde 31,8’i önümüzdeki 6 ayda üretimin artmasını bekliyor. 2025 yılı, konut kredisi faizlerinde beklenen düşüşle birlikte sektöre ivme kazandırabilir. Özellikle Kasım ayı verilerinin ortaya koyduğu hareketlilik, fiyatlarda ve satış adetlerinde bir toparlanmanın sinyalini veriyor. Ancak bu toparlanmanın sürdürülebilirliği için finansman maliyetlerinin azaltılması gerektiği vurgulanıyor.
Dar Gelirliye Konut Üretiminde Kamu-Özel İş Birliği Şart
Dar gelirli kesimin ev sahibi olma oranındaki düşüş, konut krizinin başka bir boyutunu ortaya koyuyor. Son 16 yılda dar gelirli kesimin ev sahibi olma oranı yüzde 61’den yüzde 48’e geriledi. TOKİ’nin konut üretimindeki çabaları memnuniyetle karşılansa da, kamu-özel sektör iş birliğinin bu alanda daha etkili olabileceği belirtiliyor.
2025’te konutun yeniden bir yatırım aracı olarak öne çıkması, hem üretim artışı hem de ekonomik dengelerin sağlanmasıyla mümkün olabilir.
Daha Fazla İş Haberi İçin!
Konut sektörü ve personel alımına dair en güncel haberleri takip etmek için KariyerBankasi.net adresini ziyaret edebilir, mobil uygulamayı indirerek bu tür haberlere ücretsiz erişim sağlayabilirsiniz.
